NE İŞİM VAR BENİM BURADA?
Ömrünüzde bir defa da olsa, eğer şartlar da uygunsa lütfen bir seçimde sandık başında görev alın.
Neden mi? Bunu o an adlandıramıyorsunuz.
“Benim bu saatte ne işim var burda?”
diye görevli arkadaşlarla önünüzdeki zarfları teker teker açıp, üst üste sıralayıp, her biri canavar kesilen müşahit arkadaşlara göstererek sayımı yaparsınız.
Sabah 7:00’da başlayıp akşam 17:00’da oy kullanımı biter. Tabi siz de…
İşte o vakit sandıklar başkanın önderliğinde açılır.
Asıl olay oradadır.
Bilirsiniz ki o bir sandık ve içindeki geçerli her oy birçok şeyi değiştirecektir.
Umutlar vardır orada. Bir şehrin, ülkenin gelecekteki yıllarına yön verecektir.
Çocuklarımıza yaşanabilir bir şehir ,bir ülke için sizinde çok dikkatli olmanız gerekmektedir.
Bu konuda emeği geçen sandık görevlisi arkadaşlarıma, oyların güvenliği için görevli polis kardeşlerimize, akşama kadar bizi çaysız bırakmayan okul çaycısı emekçilerimize çok teşekkür ederim kendi adıma. Ha bir de görevlileri aç bırakmayan Selahattin başkana tabi…
Kendi yöneticinizi seçebilmek ne büyük bir şans ve özellik.
Kazananın hayırlı olmasını dileyerek onun adına sevinip gözlerinizin buğulanması ve kaybeden için üzülüp hadi hayırlısı deyip kin ve nefret kusmadan (kendi siyasi düşüncenizdeki insan değilse tabi) yol almak ne hoş. Yani birçoğumuzun hissettiği gibi DEMOKRASİ ne güzel…
Sonuçlara bakınca diyorum ki, ülkemizin bu silkelenmeye ihtiyacı vardı.
İçimiz paslanmıştı. Bir Kaide-i ahire (namazda son oturuş) ile sadece önümüze bakarak değil, birazda sağa sola selam vermek gerekiyordu. Bir sonraki rekatlarda daha dinç durmak için.
İyi Olan Her Konuda Bereketli Günler Dilerim…